11 Kasım 2010 Perşembe

sorma be canım!

 uzun uzun havayı soludum şimdi...
düşündüm düşündüm düşündüm...
bir hata yaptım; ama nerede diye?
sonra yürüdüm yürüdüm yürüdüm...
insanlar mecburiyetten yanımda
olmak istedikleri için değil...
insanlar yalnızlığımın bir parçası aslında...
yürüdüm yürüdüm yürüdüm...
Necip Fazıl gibi kaldırımlara daldı gözüm
24 saat içinde kimbilir kaç yüz ayak değdi onun da üzerine
izleri kaldı yüzünde benim gibi...
ama o da yalnız...
her gece vakti...

şimdi karanlık vakti...
ne demiş üstad!
                 " Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
                   Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
                   Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
                  Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları."

ağzımı açsam anlarlar mı lisanımı?
sanmam
herkesin beyninde bir sözcük
"ama haklıydım!"
peki ben ne düşündüm de kızdım......
işte bunun cevabı koca bir boşluk...
"ama ben haklıydım!"
evet doğru...
iyisi mi
sorma be canım...
sorma
pişmanım bugün

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder